ağlamak

ağlamak
1) ГЪЫН (гъыгъэ/гъащ: ağladı; мэгъы/магъ: ağlıyor, гъогын/ гъуэгын)
2) (birlikte ağlamak) ЗЭДЭГЪЫН
3) (ağlayana eşlık ederek ağlamak) ДЭГЪЫН
4) (doyasıya ağlamak) зыгъэгъэкIын/ зыгъэгъэщIын
5) (peşinden ağlamak) ЛЪЫГЪЫН, КIЭЛЪЫГЪЫН
6) (sesli ağlamak) гъогын/гъуэгын
7) (üstüne ağlamak) ГЪЭЕН, ТЕГЪЭН

Турецко-адыгский словарь. . 2007.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Смотреть что такое "ağlamak" в других словарях:

  • ağlamak — nsz 1) Üzüntü, acı, sevinç, pişmanlık vb.nin etkisiyle gözyaşı dökmek 2) Ağaç budandığında kesilen yerlerden besi suyu veya öz su akmak 3) den Sızlanmak, yakınmak Utanç ve kahırdan, yumruklarını ısıra ısıra bir zaman ağladı. A. İlhan 4) e Bir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aglamak — yalnız olmak, bo; olmak, II I, 258 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • ağlamak para etmez — üzülmenin yararı olmaz anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • katıla katıla ağlamak — aşırı derecede ağlamak Meğer aradan birkaç ay geçecek ve yine o evde, yine gözlerimizden yaşlar akarak katıla katıla ağlayacakmışız. Y. Z. Ortaç …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • iki gözü iki çeşme ağlamak — sürekli veya çok ağlamak Sen gittin de aylarca yas tuttu, iki gözü iki çeşme ağladı. Y. Kemal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kan ağlamak — büyük bir üzüntü içinde bulunmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • siyem siyem ağlamak — iplik iplik gözyaşı dökmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • anası ağlamak — (birinin) çok sıkıntı çekmek, eziyet çekmek, bitkin duruma gelmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yüreği kan ağlamak — derinden acı duymak, çok üzülmek Yüreği kan ağlıyordu, onların şu perişan, sürüm sürüm hâllerini gördükçe... Y. Kemal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • içi kan ağlamak — çok üzüntü duymak Demin Raif Efendi nin karısını dinlerken içim kan ağlıyordu. Y. K. Beyatlı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yaş akıtmak (veya dökmek) — ağlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»